BABYBOOM | Bebek Odası, Arabası, Çantası, Dıdısı Bıdısı:)

Tweet

Geçen hafta hamilelik sürecini anlattığım postta bir de bebek postu gelecek demiştim:) İşte bu o! Genel olarak hangi ihtiyacı nereden edindim, ama esasen bu konuda daha kapsamlı bir post gerekir, onu ben de biraz daha deneyimleyip emin oldukça burada paylaşayım istedim:)

Bebek Odası Mobilya:

Milyarlık bebek odası mobilyaları benim için çok abartılı ve dahası bebeğimin değil benim zevkimi tatmin edeceğinden ona hiç girmedim, istediğim dümdüz beyaz mobilyalar arad biraz maviler edinip onları biraz değiştirmekti. Mobilyaları IKEA'dan aldım; ama işte çekmece kulbu idi, şuydu buydu gibi detaylarla farklılaştırdım. Oda postu daha detaylı olarak yakında gelecek:)

Bebek Odası Tekstil:

Bunu özellikle ayrıca yazmak istedim, zira bence bebek odası tekstili kan ağlıyor derken gelen bir basın bülteni ile dünyam aydınlandı. Yani iş bebek odası olunca her şey ya şirin şirin ayıcıklı mayıcıklı, ya nakışlı dantelli oluyor; Zara Home bile neredeyse böyle. Bense babyboom erkek de olduğu için daha spor bir şeylerin arayışındaydım: çizgiler, ekoseler, lacivert ve kırmızılar. İşte böyle daha modern, daha bana göre ve çok da kaliteli seçenekleri RenkliZebra'da buldum; onlar da her marka gibi kızlara daha çok eğilmişler ama en azından erkek için çok güzel ve çok benim tarzımda cicileri vardı. Tüm nevresimdi, yastıktı, çarşaf perdeydi onlardan aldım. Bir de duvar kağıdını ve çok orijinal kumaş oyuncakları.

Bebek Kıyafetler:

Ben de herkes gibi bebek mağazalarını talan edip cici cici şeyleri #babyboom daha doğmadan doluşturdum. Herkes bana aman 0-3 çok alma hemen büyüyorlar dedi, ben de öyle yaptım ama pişmanım. Zira gelen hediyeler zaten çoğunlukla 3-6 ay olduğundan bence 0-3'e abartmamak kaydı ile yatırım yapmakta fayda var, bir de eskiden bebekleri pek dışarı çıkarmadıklarından 3-5 tulumla geçiyor olabilir ilk günler ama şimdi bızdıklar hemen dışarı çıkıyor, şık olmak lazım:p

Burada ben en büyük arayışı hastane çıkış seti denen şeyde yaşadım, o hep bilindik mağazalar bu konuda çözüm değil ya da sıkıcı; Joker ve E-Bebek gibileri ise çok aynı. O sebeple hastane çıkış setleri bakanlara bir dolu seçeneği ile İdil Baby'yi inanılmaz öneririm. #babyboom hastane setleri ile hem kimseyle pişti olmadı:p hem de Amerikan'daki hemşireler bile çok kullanışlı setlermiş bunlar gerçekten diye itiraf etti. Buradan ev için ikili eşofman, pijama takım gibi şeyler de aldım çünkü Mothercare tulumların bir yerden sonra beni bayım bayım bayacağından adım gibi emindim:)

Genel olarak Jacadi, Zara, Beymen ve Baby GAP gardrobumuzun vazgeçilmezi. Ama ben en çok netten orijinal şeyler bulup almayı seviyorum ve bu sebeple de size özellikle benim gibi İspanyol ya da Kuzey Avrupa tasarımlarını seviyorsanız Minnieos ile Boobo'yu öneriyorum. Mothercare ve Joker'den ise genel ihtiyaçlarımızı alıyoruz.

Bebek Arabası:

Off of of bu kalem sevgili Boomerlar insana kafayı yedirtebilir! Şimdi sorsan bu konuda tez yazacak hale geldim ama araştırırken artık kafayı yemek üzereydim. Çıkan sonuç şu: mükemmel bebek arabası diye bir şey yok, her biri bir özelliği ile diğerine fark atabiliyor, ama sana en çok hangisi uyuyor? Gerçi artık bebek arabası da demiyoruz, seyahat sistemi diyoruz da:p Piyasada en iyisi dendi mi akla özellikle 2 marka geliyor gibi: Bugaboo ve Stokke. Ben araştırmalarım, tecrübelerine çok güvendiğim 2 arkadaşım ve kendi gezme tozma rutinime bakarak Bugaboo'da karar kıldım. Bugaboo Cameleon 3

bebek arabasının kırmızı rengini edindim. Hızla katlayıp açabiliyorum, ama yine de minyon bir anne olarak ilk zamanlarda özellikle bagaja koy kaldır kısmında zorlandım. Biraz pratikle insan çabucak alışıyor tabii. Arabaya ek olarak elbette kanuni mecburiyet olan oto koltuğunu Maxi-Cosi marka seçtim, burada dikkat bu oto koltukları ne kadar şöyle antibakteriyel böyle antibuyum dese de çok terletiyor, hemen her annede görüyorum benim gibi alta ince bir şey sermiş vs. Geçenlerde bir mağazada görünce anladım bunun sebebini: yine Maxi-Cosi marka yazlık kılıflar satılıyor. Bebek işi de tıpkı düğün işi gibi senin sürekli, sorgusuz sualsiz harcaman üzerine kurulu.

Beşik:

En büyük soru işaretlerimden biri beşik almalı mı almamalı mı idi, zira bebeğin ilk aylarında bizim yanımızda olması gerekiyor ama karyolası odasında duruyordu. O pek şukela beşikler için tecrübeli arkadaşlarım bebeği göremiyorsun gak dese kalkıp bakman gerekiyor, uyku muyku uyuyamıyorsun, belin kopuyor demişlerdi. Buna alternatif olarak sundukları park yataklar ise Tanrım nasıl da korkunçtu, koca bir çadır gibi, tipsiz, estetik yoksunu. Zaten o sebeple eminim çok pratiktirler:) Ama içim elvermedi onları almaya, beşiğe de madem işe yaramıyor niye alayım ki dedim. Ve ilk zamanlar bizim Bugaboo'nun yatağını beşik olarak kullandık, çok da güzel oldu, hem de eve yanımda her yere taşıyabildim:) Ha şimdi #babyboom 'un en sevdiği yer salondaki pufun üstünde sersefil yatmak o ayrı:)

Bebek Bakım Çantası:

İşte bu kalemde bir iki marka denemem oldu maalesef, sonuç olarak Okiedog çantalarla tanıştım, hem yukarıdaki gri maviyi (pusete uysun diye kırmızı renkte bir çantayı kocime itelemem zor olacaktı:))   hem de biraz daha küçümen bir kırmızıyı aldım.

Bu çantalardan pratiklik ve çok gözlülük adına çok çok memnun kaldım ama henüz ihtiyaç duymamış olsam da içlerindeki termal çantanın biraz daha geniş olması sanırım daha iyi olabilir diye düşünüyorum.

Bebek Taşıma:

Biz de elbette #babyboom daha doğmadan hemen slingle tanıştık:) Anne-Bebek fuarında gezerken Boba pek hoşuma gitti, Boba'dan hem wrap hem de sonrasında carrier edindik zira bizimki kucak (özellikle gaz krizlerinden sebep) çooooooooooooooooook seviyor:o 

Babyshower:

Bebek partisini zaten neredeyse hep beraber yapmış gibiydik değil mi:)) Özlem Yüzer Organizasyon iki arkadaşımın tavsiyesi ile tanıştığım ve herkese şiddetle tavsiye ettiğim bir isim.

Hastane Odası Dekoru:

Bebek şekerlerimi de biliyorsunuz, postunu yapmıştım, denizaltı temalı idi. Bonbonmarket.com'dan Kate Aspen ürünleri ısmarlayarak kendim hazırladım. Bunun yanında gelen misafirlerimize ağız tadı olsun diye cupcake ve cookieler istedim, onları da yine daha geçen hafta yazdığım gibi Kaptakek'ten yaptırdım:) Böylece hepsi birbiri ile uyumlu olsu. Bir doğum tarihimiz olmadığı için Kaptakek tetikte bekliyordu. Deniz ve Umut, galiba doğuruyoruuuum mesajımı alır almaz, endişelenme dediler ve daha ben doğurmadan da enfes cookie ve cupcakelerimi getirip  bıraktılar.

Bu post zaman içinde yeni deneyimlerimle güncellenmeye devam edecek. Sanıyorum şu an için ilk aklıma gelenler bunlar:)